Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı’nın kentsel dönüşüm süreci kapsamında Türkiye genelindeki
riskli yapıların tespitine başlandı. Bağdat Caddesi’nde incelemelerde
bulunan Kentsel Dönüşüm Bakanlık Yetkili Kuruluşu Tektaş Mühendislik, 50
yıllık binaların bulunduğu Bağdat Caddesi’nde binaların yüzde 80’inin
yıkılacak durumda olduğuna ilişkin rapor hazırladı. Açıklamaya göre
Tektaş Mühendislik, Bağdat Caddesi’ndeki 30 bina için Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı’na "Binalar Yenilenmeli" raporu verdi.
YENİ BİNALARDA PROBLEM YOK
Kentsel dönüşüm sürecinde gerçekleştirdikleri çalışmaları
değerlendiren Tektaş Mühendislik Yönetim Kurulu Başkanı İnşaat Yüksek
Mühendisi Hakan Çatalkaya, Bakanlıktan onay aldıklarını ve bu binaların
yenilenmesi sürecinin başlatıldığını açıkladı. Hakan Çatalkaya,
“Alanlarda yaptığımız çalışmalarda gördüğümüz üzere, 1999 yılında
yaşanan deprem bir milat oldu. O tarihten sonra artık hazır betona
dönüldü ve bir standart oluşturuldu. 2007 Deprem Yönetmeliğine uygun
yeni yapılan binalarda bir problem yok ama 1999 yılından önceki çoğu
binalar riskli” dedi.
Sadece binaların deprem risk raporu vermediklerini belirten Hakan
Çatalkaya şunları kaydetti: “Bize başka talepler de geliyor. Bir
departmanımız bina ortak karar protokolünü ve tüm süreç için hukuk
danışmanlığını veriyor, bir departmanımız hak sahipleri adına bakanlık
kredi ve kira yardımlarını çıkartıyor. Çözüm ortaklarımız ile de kentsel
dönüşüm kapsamında yenilenecek binaların inşaatlarını yapıyoruz. Talep
edildiği müddetçe '12 Adımda Kentsel Dönüşüm' ile hak sahiplerinin eski
binalarını yeniliyoruz ve iskanlı tapularını veriyoruz ”
TAPUYLA BAŞVURMAK YETERLİ
Risk tespiti için binadan sadece bir kişinin tapuyla başvurmasının
yeterli olduğunu belirten Hakan Çatalkaya, “Alana giderek zemin etüt
çalışması ile işe başlıyoruz. Binanın her katından beton örnekler
alıyoruz. Yaptığımız çalışmalar neticesinde, ‘bina sağlam’, ‘binada
güçlendirme olmalı’ veya ‘bina yenilenmeli’ sonuçlarından birini
belirliyoruz. Bakanlık bu raporu 10 günlük bir süreçte inceliyor.
Bakanlık gerekli incelemelerini yaptıktan sonra, eğer bina riskli ise
tapuya bir yazı gönderiyor. Tapudan kat maliklerinin hepsine binanın
riskli olduğuna dair bir yazı geliyor” diye konuştu.
“BİR HAFTA İÇİNDE İTİRAZ EDİLEBİLİYOR”
Kat maliklerinin bu yazıyı aldıktan sonra bir hafta içinde itirazda
bulunabileceklerini belirten Hakan Çatalkaya sözlerine şöyle devam etti:
“İtiraz halinde, yasa kapsamında belirlenen üst kurul raporu inceliyor
ve binaya bakarak bir kanaat geliştiriyor. Onlar raporun doğru olduğunu
tespit ettikten sonra, artık mahkeme yolu kapanıyor. Avrupa’da da sistem
bu şekilde işliyor. Bakanlık 60 gün süre veriyor ve üçte iki çoğunlukla
ortak bina karar protokolü istiyor. Bu sayede Bakanlığın kredi ve kira
olanaklarından yararlanılması sağlanıyor. Üçte iki çoğunluk
sağlanamazsa, Bakanlık bina sakinlerini ortak bir karar almaları için
uyarıyor, aksi durumda ya satışını yapıyor ya da kamulaştırıyor.”
İSTANBUL’DA 300 BİN BİNA YENİLENEBİLİR
Sadece İstanbul’da 200 bin binanın yenileneceğinin öngörüldüğünü
ifade eden Hakan Çatalkaya, “İstanbul’daki yapıların durumu tahmin
edildiğinden de kötü. Ben bu sayının 300 binlere yaklaşacağını
düşünüyorum” dedi. Binaların tek tek dönüştürülmesindense alansal olarak
dönüştürülmesinin daha sağlıklı olacağını açıklayan Çatalkaya, alan
olarak başvurulduğunda devletten ek imar da aldıklarını belirtti.
Çatalkaya, bina, işyeri, site, yapı adası yada bir bölgenin kentsel
dönüşüm kapsamında yenilenmesi için bina ortak kararı olmadan kat
maliklerinden sadece birinin tapu ile kendilerine başvurmasının yeterli
olduğunu bildirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder